Merhaba,
Baz etkisiyle ortaya çıkan ve kimsenin inanmadığı rakamlar üzerinden verilen maaş artışları adına ikna turlarına başlayan ekonomi yönetimi, rakamlardan sonra kendilerinin de gerçeklikle ilgisinin kalmadığını kanıtlarcasına beyanat vermeye devam ediyor.
Son olarak Hazine ve Maliye Bakanı Nebati, bir TV kanalına verdiği röportajda öyle bir tablo çizdi ki inanılır gibi değil. Buradaki ‘inanılır gibi değil’ ifadesi de bir hayret ünlemi değil, bir realitenin tezahürü olarak algılanmalıdır.
Çünkü günün sonunda gerçekten bu anlatılanlara da, yaşananlara kimse inanmıyor. İşçisi, çiftçisi, memuru, emeklisi, işsizi, sanayicisi, esnafı, öğrencisi, ev kadını, esnafı herkes ‘geçinemiyoruz’ diye yüksek perdeden ses verirken, Bakan Nebati, Cem Yılmaz’ın oyunundaki fıtık anekdotundaki gibi davranıyor.
Bilmeyenlere hatırlatayım. Cem Yılmaz askerdeyken rahatsızlanıyor; yaşadıklarını doktora ince ince anlatıyor ve karşılığında aldığı yanıt ne? Olur öyle… İşte insanların tüm serzenişlerine karşı ülkenin Bakan düzeyinde görev yapan ismi de bize ‘olur öyle’ deyip işin içinden çıkıyor.
Orta gelirli diye tabir edilen kesime konut kampanyası düzenleniyor ve insanların mesela İstanbul’da 45 bin TL ile 80 bin TL arasında maaş alıp, orta gelirli sınıfında olduğu varsayımını ortaya koyuyor ve aylık 12 bin TL’ye yakın taksit ödeyeceğine inanıp, sonra da meseleyi müjde diye sunuyorlar.
Sadece bu örnek bile gerçeklikle ilginin tamamen koptuğunun, sokakla hiçbir bağın kalmadığının en açık göstergesi. Ayrıca verilen röportajda bir ifade daha kullanılıyor: Enflasyon devri kapandı.
Acaba gerçekten kapandı mı? Çünkü durdurulamayan fiyatlar bir yandan, düşen satın alma gücü öte taraftan, FED, AMB başta olmak üzere dünyanın direkt ilişkili olduğumuz ekonomileri bir başka yönden 2023 yılı boyunca enflasyon sorununun devam edeceğini, hedeflemelerin üzerinde kalacağını ve faiz politikasında terse dönüş için henüz erken olduğuna dair açıklamalar yapıyorlar.
Fakat bizim ekonomi yönetimi faizlerin düştüğüne inanmış, TÜİK rakamlarına ikna olmuş, enflasyonun düştüğüne kanaat getirmiş; 80 bin TL maaş alan orta gelirli insanlar olduğu hayalini kurmuş; vatandaşın enflasyon karşısında ezilmediği fikrine kapılmış; daha da fenası bunu dile getirerek herkesin de inanmasını bekliyor.
Oysa durum çok açık. Bakan Nebati’nin söylediği gibi TÜİK rakamlarına ya da başkasının açıklamalarına ihtiyaç duyulmayacak kadar net, iliklere kadar hissedilen hayat pahalılığı, artan enflasyon, yetişilemeyen giderler, kaynamayan tencere bire bir yaşanan gerçekler.
Bu konuda bir fikir sahibi olmak için ne TÜİK’e, ne ENAG’a, ne sendikaların açlık yoksulluk sınırı açıklamalarına, ne de Bakan Nebati’nin söylemlerine ihtiyaç yok. İnsanlar ne yaşadığının o kadar farkında ki, enflasyonun yarısı kadar zam verip, yüzde 5’i de müjde diye satmanıza, verilmeyen zamdan daha fazla kızıyorlar. Biri Bakan Nebati’ye haber versin. Enflasyon devri kapanmadı; stagflasyona ortam hazırlıyor.
Umuyoruz ilginizi çeken, güzel bir içerik sunabilmişizdir.