Borsalarda kredi balonu endişesi! – Paraanaliz – 2023

Merhaba,

ABD borsalarında yaklaşan ralli konusu hakkında büyük bir merak var. Ancak uzmanlar, kredi balonu konusunda uyarılarda bulunarak, bu durumun hisse senedi piyasalarını doğrudan etkileyebileceğine dikkat çekiyor.

 

 

 

ABD borsaları belirsizlik içinde seyretmeye devam ediyor. Yatırımcılar, rallinin devam edip etmeyeceği konusunda değerlendirmeler yaparken, kredi balonu endişesi de gündemlerini meşgul ediyor.

 

Mark Spitznagel gibi Wall Street’in önde gelen düşüş tahmincilerinden biri, tarihin en büyük kredi balonunun içinde olduklarını iddia ederek yaklaşan bir piyasa çöküşü uyarısında bulunuyor.

 

Yahoofinance’in aktardığına göre, ünlü hedge fonu yöneticisi Mark Spitznagel, ABD’nin ‘insanlık tarihinin en büyük kredi balonu’ içinde olduğunu belirterek piyasalarda yaklaşan bir çöküş sinyali veriyor.

 

Universa Investment’ın CIO’su olan Spitznagel, daha önce 1929’dan daha kötü bir piyasa çöküşü öngörmüştü. Şimdi ise ABD’deki muazzam kredi balonunun, çöküş riskini daha da artırdığını vurgulayarak Intelligencer’a yaptığı röportajda, kredi piyasasındaki balonun çöküşü hızlandırdığına dikkat çekiyor.

 

Spitznagel, ‘İnsanlık tarihinin en büyük kredi balonunun içindeyiz. Bu durum, yapay olarak düşük tutulan faiz oranları ve ekonomideki yapay likiditenin hızla büyümesiyle gerçekleşti’ diyor ve ekliyor: ‘Kredi balonları patlar, bu kaçınılmaz bir süreçtir. Borçlar ödenmeli, aksi takdirde temerrüte düşülür. Bugün ise borç yükü ödenemez durumda.’

 

Diğer piyasa uzmanları da, artan faiz oranlarının ekonomiye zarar verebileceği ve bir kredi krizine yol açabileceği konusunda uyarıyor. Bank of America’nın değerlendirmesine göre, son on yılda aşırı düşük faizlerle biriken borçlar ciddi bir sorun olarak ortaya çıkabilir. Bank of America, borçlanma maliyetlerinin artmasıyla 1 trilyon dolarlık özel borcun temerrüde düşme riskinin artabileceğini öngörüyor.

 

Yüksek riskli kurumsal borçlarda temerrütler artarken, uzmanlar 2024’ün ilk çeyreğinde zirveye ulaşmasını bekledikleri toplam kurumsal temerrüt ve iflaslar hakkında uyarılarda bulunuyor. Charles Schwab’a göre, bu durum, sorunların artarak devam edeceğine işaret ediyor.

 

ABD’nin toplam borcunun 33 trilyon dolara ulaşması, kamu borçlarının artan endişelerle gündeme gelmesine neden oluyor. Goldman Sachs’ın tahminlerine göre, uzun süreli yüksek faiz oranlarının devam etmesi durumunda, ABD borç bakiyesindeki maliyetler 2025’e kadar yeni bir rekora ulaşabilir.

 

Mark Spitznagel, ‘Ekonomi büyüyor gibi görünebilir ama bu, bir tür ‘Pirus Zaferi’ olabilir’ ifadesiyle durumu değerlendiriyor. ‘Şu an kazanıyormuş gibi görünebilirsiniz ama ileride acı çekebilirsiniz. Parasal müdahalelerin getirdiği şey de tam olarak budur: Şimdi size bir şeyler verir ve daha sonra bunun bedelini yüksek faizlerle ödemenizi bekler. Ve federal borç için de durum aynı. Artık bizim değil, torunlarımızın sorunu haline geldi.’

 

Tüm bu gelişmeler, ekonomideki kredi balonunun patlamasıyla birlikte piyasalar için genel bir sorun haline geliyor. Spitznagel, ‘Bu, tahminleri altüst edecek bir durum. Sadece bir kaza olasılığından bahsetmiyorum, büyük bir kaza olacağını düşünüyorum’ diyor.

 

Krizin patlak vermesi belki de çok uzakta değil ve Spitznagel’in öngördüğü gibi, faiz oranlarının gelecek bir ya da iki yıl içinde çok düşük seviyelere inmesiyle gerçekleşebilir.

 

Yatırımcılar için bu dönemde hisse senetleri hala güvenli liman niteliği taşıyor. Spitznagel, piyasalardaki dalgalanmaya rağmen, uzun vadede hisse senetlerine yatırım yapmaktan kaçınılmaması gerektiğini belirtiyor. S&P 500 Endeksi’nin 20 yıllık dönemde tüm hedge fonlarından daha iyi performans gösterdiğini ifade eden Spitznagel, ‘Eğer sadece bir işlem yapabilseydim, o da hisse senetleri olurdu’ diyor.


Umuyoruz ilginizi çeken, güzel bir içerik sunabilmişizdir.

İçeriğimizi oylayın post

Yorum yapın